Ah bu gemide olup, alnımdan vurulsaydım
Rantisi gülümseyip beni kucaklasaydı
Nasib olmaz herkese böyle güzel şehadet
İbrahim, Çetin, Necdet, ümmetin iftiharı
Aksanın feryadları, birleştirdi ümmeti
Keşke gemide olup bin canımı verseydim
|
|
Vuslat yakınlaştı, yakın durdu zaman, vakit tamam... Az ötede görüldü ayrılık, nuru infaz etmeye and içmiş karanlık... Birazdan kaybolacak gece, kurbanına adayacak doğacak şafak... Eli tetikte bekliyor kara yüzlü cellat, silahların ucunda görüldü ölüm... Vur emriyle vuruldu her yaman, etrafa yayılan kurşun sesleri, ölüm kustu namlular... Kana boyadı masum bedenleri, Allahu Ekber, yar yere serildi, ayrıldı can kaybından... Gençliğin baharındaydı Furkan, alnında nişanesiydi tertemiz kan... Sular çekildi, gemiler can çekişti, esir alındı insan... Ey Mavi Marmara'nın aşk yüklü yolcuları, kıpkırmızı kanlarıyla güllere koku veren kahramanlar! Ey sevdalarına kırmızı ölümler giydiren yiğitler, şehitlik bahçesinde can veren bedenler! Yevm-ül karar da hayat bulan şehitler... Kanınız bereket kattı çorak toprağa, ümmet dirildi, milyar yıldız pahasına şafağa girildi... Selam olsun sizlere! Selam olsun İbrahim Bilgen'e! Cevdet Kılıçlar'a! Cengiz Akyüz'e! Selam olsun Çetin Topçuoğlu'na! Ali Haydar Bengi'ye! Fahri Yaldız'a! Selam olsun Cengiz Songür'e! Necdet Yıldırım'a! Selam olsun şehitlerin yiğit evladı Furkan Doğan'a! Selam olsun Şeyh Ahmet Yasin'e! Rantisi'ye! Şikaki'ye! Ve Selam olsun onur sahibi gazilere! Ve direnişi omuzlayan tüm erlere! Söz: Yahya & Vuslat CAN Seslendiren: Selami GÜNEŞ Ezgiyi avi formatında indirmek için burayı, mp3 formatında indirmek için burayı tıklayınız. |
ŞEHADET UYKUSU
Kara gözlerinde mahmurca gülüş Gayrı uyanılmaz uykunda mısın? Kanın cemre gibi toprağa düşmüş Şehadet yolunun ufkunda mısın? Çizgilerle dolu ellerin yüzün Otuzunda mısın? Kırkında mısın? Bizi yalnız koyup göğe süzüldün Acın dayanılmaz farkında mısın? Dudakların sanki birşey söylüyor Yine aynı sevda şarkımda mısın? Melekler bile sana özeniyor Cennette döşenmiş tahtında mısın? Çizgilerle dolu ellerin yüzün Otuzunda mısın? Kırkında mısın? Bizi yalnız koyup göğe süzüldün Acın dayanılmaz farkında mısın? Eşref Ziya Terzi |
HASRET KAFESİ
Hasret kafesindeki düşüncelerim Yürüyün kardeşim diyarına Ümit yellerim ve sevda güvercinim Neyler şehidim inci tahtında Söyleyin ona kardeşin özler seni Konuğu oldun düşlerinin İkram edermiş sana hasretlerini Billuru oldun gözlerinin Ah, diyor deyin, ah ben de olabilsem Şimdi kardeşimin yanında Sarılsam ona ve yüzüm sürüversem Komşu olsam inci tahtına Söyleyin ona kardeşin özler seni Konuğu oldun düşlerinin İkram edermiş sana hasretlerini Billuru oldun gözlerinin Ömer Karaoğlu |
ŞEHİT TÜRKÜSÜ
Şehit tahtında Rabbe gülümser Ah binlerce canım olsaydı der Şehit tahtında Rabbe gülümser Canın bedeli bir sofradan yer Ümitsiz olmaz Sevdasız olmaz Dağları oyup zindan etseler Allah nurunu söndüremezler Dağları oyup zindan etseler Davamın önüne geçemezler Yarasız olmaz Çilesiz olmaz Şehitsiz olmaz Kurbansız olmaz Şehit tahtında Rabbe gülümser Ah binlerce canım olsaydı der Şehit tahtında Rabbe gülümser Canın bedeli bir sofradan yer Karanlık ölür Zulumat ölür Gözler önünde Ve ölüm ölür Anladım artık Uhud ve Bedir Ve ümit, sevda, şehadet nedir Soludum kabri, mahşer anını Ümidi, şehidi ve sevdayı Ömer Karaoğlu |
Ezgiyi indirmek için tıklayınız. | Ezgiyi indirmek için tıklayınız. | Ezgiyi indirmek için tıklayınız. |